Sâdi Yâver Ataman

Folklor uzmanı, müzikolog, saha araştırmacısı, sanatçı ve eğitimci Sâdi Yâver Ataman, 23 Nisan 1906 tarihinde, babasının görevli bulunduğu Yanya’da dünyâya geldi. Babası, Kafkasyalı mücâhit Şeyh Şâmil’in baba soyundan Dr. Ali Yâver Ataman, annesi, Safranbolu “Cılız” soyundan, Habîbe Yektâ Ataman’dır.

Sâdi Yâver Ataman, İptidâî Mekteb, Rüştiye ve İdâdî’ yi Safranbolu’da (1922), Lise eğitimini de, İstanbul’da tamamladı (İstiklâl Lisesi – 1926). Lise eğitiminin ardından, İstanbul Üniversitesi Diş Hekimliği kısmına kaydolduysa da, bu eğitimini yarım bıraktı.

Müziğe olan tutkusu nedeniyle, eski adı Dâru’l-Elhân olan İstanbul Konservatuarı’na girdi ve buradan 1930 yılında mezun oldu.

Konservatuar eğitimi sırasında; Rauf Yektâ Bey, Zekâizâde Hâfız Ahmet Irsoy Bey, Kaşıyarık Hüsâmettin Bey, Musa Süreyya Bey, Muallim İsmail Hakkı Bey, Mehmet Zâti (Arca) Bey, Veli Kanık ve Hoca Ziya (Üsküdarlı) gibi müzik adamlarından yararlandı.

Konservatuar eğitimini sürdürürken, ayrıca Mehmet Fuat Köprülü’nün, Türkiyat Enstitüsü’ndeki derslerine devam etti. (1928 – 1930) Konservatuar eğitimini tamamladıktan sonra, Musiki Muallim Mektebi Ehliyet Sınavı’nı da başarı belgesi alarak kazanan Sâdi Yâver Ataman (1930), 1931 yılından itibaren, müzik öğretmeni olarak devlet hizmetine girdi. Önce, Üsküdar Ortaokulu’nda (1931), ardından Karadeniz Ereğlisi’nde (Alaplı’da) müzik öğretmeni olarak görev yaptı (1931 – 1935).

1933 yılında, kısa hizmetli olarak topçu sınıfında askere alınan Sâdi Yâver Ataman, 1934 yılında, Teğmen rütbesiyle terhis oldu. Askerlik sonrasında, tekrar öğretmenlik görevine döndü. 1938 yılında, öğretmenlik görevinden kendi isteği ile ayrıldı. 1938 – 1940 yılları arasında, Ankara Radyosu Halk Müziği yayınları yöneticiliğine getirildi.

Hazırlayarak sunduğu programlarla, halk müziğimizi folklorik değerleriyle ve açıklamalı olarak ilk kez, halka tanıtmaya başladı. Ayrıca, bir süre Ankara Polis Koleji’nde öğretmenlik yaptı (1939).

Sâdi Yâver Ataman, 1940 yılında bağımsız olarak, Karabük Belediye Başkanlığı’na seçildi. Aynı zamanda Karabük Halkevi Başkanlığı yaptı. Belediye Başkanlığı görevini sürdürürken, ikinci kez teğmen rütbesi ile askere alındı (1940) ve üsteğmen rütbesi ile terhis edilerek, tekrar belediye başkanlığı görevine döndü (1942).

Sadi Yaver Ataman türküleri

Karabük’te bulunduğu yıllarda, Karabük adı ile bir de folklor dergisi çıkardı. 1946 yılında, üçüncü kez askere alındı ve 1947 yılında terhis edildi. Askerlik dönüşü, İstanbul Beyazıt Bucak Müdürlüğü görevine tayin oldu (1948).

1950 yılında, İstanbul Radyosu’nda, Memleket Havaları Ses ve Saz Birliği’ni kurarak, uzun yıllar bu topluluğun yöneticiliğini ve şefliğini yaptı. 1952 yılında, Bucak Müdürlüğü’nden kendi isteği ile ayrıldı. Aynı yıl içinde, İstanbul Belediye Konservatuarı bünyesinde, kurulmasına önayak olduğu, Folklor İnceleme ve Derleme Kurulu’na atandı (1952) ve bu kurula bağlı olarak kurduğu, Folklor Tatbîkat Topluluğu’nun şefliğine getirildi (1953).

Bir süre de, Aksaray Lisesi Müzik öğretmenliği görevinde bulundu. 1953 yılında, Radyo Islah Komisyonu üyeliği ve Raportörlüğü’ne de seçilen Sâdi Yâver Ataman, 1955 yılında Radyo Halk Müziği Müşâvirliği’ne getirildi. 1960 yılında bu görevinden ayrılarak bir süre serbest çalıştı. 1963 yılında, İstanbul Belediye Konservatuarı Folklor İnceleme ve Derleme Kurulu üyeliği’ne tekrar atandı ve 21 Aralık 1971 tarihinde bu görevinden emekli oldu.

1972 yılından itibaren, dört yıl süreyle, Yapı ve Kredi Bankası Genel Müdürlüğü Kültür ve Sanat İşleri Müşâvirliği’nde bulundu. Bazı milli kuruluşların sanat ve kültür hizmetleri yanında, Karadeniz Ereğlisi İdman Yurdu Musiki Şubesi, Türk Halk Oyunlarını Yaşatma ve Yayma Tesisi (Vakfı), Fâtih Halkevi Müzik Kolu, Türk Folklor Derneği, Halk Oyunları Derneği (HOYDER), Türk Sanat ve Halk Musikilerini Yaşatma ve Yayma Kurumu, Türk Folklor Kurumu gibi kurum ve derneklerde; kurucu üyelik, fahri başkanlık ya da yönetim kurulu üyeliği gibi görevler üstlendi.

Sâdi Yâver Ataman, 1929 yılından itibaren ülkemizin hemen her yöresinde yaptığı saha araştırmalarıyla, çok sayıda folklorik ve etnografik materyal topladı. Özellikle, Yapı Kredi Bankası Genel Müdürlüğü Kültür ve Sanat İşleri Müşâviri olarak, Anadolu’nun pek çok yöresinde çalışma imkanı buldu. Saha araştırmalarıyla, kültür hayâtımıza binlerce türkü ve ezgi kazandırdı.

Bir kısım derlemelerini; radyo dalgaları, plaklar ve ilmi yayınlar yoluyla, ilim ve san’at camiasına yaymaya çalıştı. Kültür ve sanat camiasında, öncelikle halk müziği ve oyunlarımızı, folklorik yönüyle tanıtmanın önemini iyi kavramış bir sanat adamı olarak tanındı.

Sâdi Yâver Ataman kimdir

Yüce Atatürk‘ün huzurunda iki kez saz çalarak, türkü okuma şerefine nâil olan; Radyo Kurumu’nun yayın hayâtına başladığı ilk yıllarda (İstanbul’da, Sirkeci’deki Büyük Postahane’nin üst katında) “Mehmet Sâdi” adıyla ve Tanburacı Osman Pehlivan ile birlikte canlı yayınlara katılan (1927), Ankara Radyosu’nda, açıklamalı programlarla halk müziğimizi geniş kitlelere ilk kez yaymaya çalışan, Radyo programları ile Sivas’lı Âşık Veysel Şatıroğlu, İnebolu’lu Sarı Recep (Güray) ve Bayram Aracı gibi halk müziğimize kaynak olmuş değerleri toplumumuza kazandıran ve kurduğu, “Memleket Havaları Saz ve Ses Birliği” ile halk müziğimizi ilk kez konser salonlarına taşıyan Sâdi Yâver Ataman, sanatçı vasfını, eğitimcilik ve yöneticilik vasıflarıyla birleştirerek, sanat uygulayıcılarına daima örnek oldu.

Halk Oyunlarımızın gün ışığına çıkarılması ve aslına sadık kalınarak yaşatılması konusunda da, Sâdi Yâver Ataman önemli hizmetlerde bulundu. Yapı Kredi Bankası tarafından finanse edilen ve Türk Halk Oyunlarını Yaşatma ve Yayma Tesisleri (Vakfı)’nin katkıları ile gerçekleştirilen, Türk Halk Oyunları Bayramı’nın düzenlenmesinde görevler üstlendi.

Yörelere sıkışmış ve unutulmak üzere olan Halk Oyunlarımızın, canlandırılması ve otantik kimlikleri ile sahnelenmesi için gayret gösterdi. Yurt sathında yaptığı saha araştırmalarıyla, pek çok halk oyunu derledi ve yYörelerinde, mahalli oyun ekiplerinin kurulmasına önayak oldu.

Hemen her yörenin, usta oyunculardan meydana gelen oyun ekiplerini İstanbul’a davet ederek, geniş kitlelere ulaşmasını sağlayan isimlerden biri oldu. Sâdi Yâver Ataman, sanatçı kişiliği yanında, bir bilim adamı olarak da Türk kültür hayâtına hizmet etti. Bilimsel çalışmalarında, çoğunlukla müzikolojik ve folklorik konuları ele aldı.

Sâdi Yâver Ataman, ilk yazılarını, Karadeniz Ereğli dergisi ve Bartın gazetesinde yayımlamaya başladı (1931). Bozkurt, Çağımız, Doğu Büyük Ülkü Gazetesi, Dokuz Eylül Dergisi, Folklor, Folklor (Halk Bilimi), Folklora Doğru, Folklor Postası, Genç Öğretmen, Halk Bilgisi Haberleri, Halk Eğitimi, Hamsi, Işık Yolu, İstanbul Belediye, Karabük, Karaelmas, Kemâl Yolu, Kıyı, Maya, Musiki, Musiki Ansiklopedisi, Musiki Mecmuası, Müzik ve Sanat, Müzik ve Sanat Hareketleri, Orkestra, Orkun, Özleyiş, Pirelli, Sanat – Bilim ve Kültürde Orkun, Sır, Sigorta Dünyâsı, Sivas Folkloru, Şua, Tarla, Türk Folkloru, Türk Basın Birliği, Türk Folklor Araştırmaları, Türk Musikisi Dergisi, Ülkü, Ülkücü Öğretmen, Varlık, Yelken, Yeni Fırat, Yeni Musiki Mecmuası, Yeni Öğretmen gibi dergilerde, ayrıca; Adâlet, Bizim Anadolu, Son Havâdis ve Tan gibi gazetelerde, 1.000 civarında makale ve tefrikaya imza attı. Bazı yazılarında, Emre Kayaoğlu takma adını kullandı.

Görsel Türkiye Ansiklopedisi ve Renkli Büyük Türkiye Ansiklopedisi gibi ansiklopedilerin, Folklor ve Halk Müziği maddelerini yazdı. Unesco ve çeşitli kültür – san’at kongrelerine davet edildi, Milli ve Milletlerarası Folklor ve Türkoloji Kongreleri ile, Sempozyum, Panel ve Seminerlere bildirilerle katıldı. Sâdi Yâver Ataman, kırk civarında kitap yazdı ise de, bunlardan yirmiye yakınını yayımlamıştır. Kaynak: turkuler.com

Bir yanıt yazın