Doğum tarihi ve yeri hakkında kesin bilgiler olmayan Enverî, klasik Türk edebiyatının ümmî (okuma yazma bilmeyen) şairidir. Kasideleriyle tanınan şair, Büyük Selçuklular döneminde yaşamıştır.
Çok fazla beceresi bulunmakla beraber, en iyi bilinen özelliği, mürekkep yaparak satmasıdır. Ayrıca bir kaynağa göre de, Bit Pazarında nakış işlemeleri satmıştır. Kendisi patlayıcı maddelere karşı çok ilgilidir. Sultan Süleyman için saray gösterileri ve ateşle değişik gösteriler yapmıştır.
Enverî’nin, 1542 ya da 1543 yılında vefat ettiğini sanılmaktadır. Mezarının nerede olduğu da bilinmemektedir. Şair, hiç okuma ve yazma bilmemesine rağmen, şiirlerinde çok akıcı bir uslub kullanmıştır.
Kendisi alaylı ve şakacı bir şair, divan şairi olmak için Arapça – Farsça tahsilinin gerekmediğinin kanıtıdır. Ayrıca, kaynaklara göre iyi bir sanatkardır. Şiirlerinde ahiret kaygısı görülmemektedir. Şiirlerinde daha çok beşeri aşkı dile getirmiştir. Gününü gün etme düşüncesi vardır.
Divan şiirinin ince ayrıntılarını ve okuma – yazmayı bilmese de, usta şairlerin sanat oyunları yazım şekillerini Enverî’de de görürüz. Coşkucu ve akıcı şiirler bırakmıştır. XV. yüzyılın ortalarında yaşadığı anlaşılan Enverî, Fatih Sultan Mehmed adına, bugün ortada olmayan Teferrücname’sini yazmış, daha sonra da veziriazam Mahmud Paşa’ya sunmak üzere, Düsturnamesini yazmıştır. Müellifin Düsturnamesi 3730 beyitten oluşan mesnevi tarzında yazılmış bir tarih eseridir.
Yetmiş yıl kadar önce eser hakkında hiç bir bilgiye sahip değilken, Mükrimin Halil Yınanç tarafından Paris nüshasını bulup neşrederek, ilim dünyâsına kazandırılmıştır. Daha sonra yayınlanan Medhal eserinde ise, Paris nüshasının tanıtımını takiben Enverî’nin katıldığı seferlerle ilgili beyitleri vermiş ve eserde anlatılan konular ve bunların kaynakları üzerinde durmuştur. Bu eserde, Selçuklulara Osmanlılara ve Aydınoğulları’na dair önemli bilgilerde bulunmaktadır. Kaynak: tr.wikipedia.org