Hasan Lâmi Güray, Erzincan ilinin Eğin – Kemaliye ilçesinde 1910 yılında dünyâya geldi. Baba adı Ahmet, anne adı Ümmügülsüm’dür.
Eğitim için doğduğu Eğin’den genç yaşında ayrılan Lami Güray, İstanbul Haydarpaşa Sağlık Meslek Lisesi’ni bitirdikten sonra, 18 yaşında Devlet Demiryolları Mudanya İstasyonuna sağlık memuru olarak atanır.
1950 yılından sonra Bursa – Mudanya demiryolu hattının sudan bahanelerle kaldırılmasının ardından Mudanya Belediyesi’nde sağlık memuru olarak görevine devam eder.
Hasan Lâmi Güray, Mudanya’da ilk kez rahmetli babam Sait Sezgin ile tanışır. Güray’dan 7 yaş büyük olan babam Mudanya’nın bu genç sağlık memuruna ağabeylik yapar, ona kol kanat gerer. Aralarında sıkı bir dostluk kurulur. Hasan Lâmi Güray, Mudanya Halkevi Başkanı olan babama çalışmalarında büyük destek sağlar. Evlenme yaşına gelen genç Güray, kendisinden yaşça büyük, Mudanyalı bir öğretmen hanımla ilk evliliğini yapar.
Ancak bu evlilik uzun sürmez. Daha sonra ikinci evliliğini, uzaktan akrabası da olan Ayşe Seniye Hanım ile yapar. Bu evliliğinden de Lamia isimli bir kızı ile Ahmet Nezih ve Fasih isimli iki oğlu olur. Mudanya’da belediye sağlık memuru olan Hasan Lâmi Güray, 1954 yılında Bursa Orhaneli ilçesine gönderir.
Bu sürgün nedeniyle Hasan Lâmi Güray’ın eşi ve çocukları Mudanya’da zor günler geçirir. Hasan Lâmi Güray, Orhaneli’nde yalnızdır. Bu yalnızlığını sevgili ağabeyi Sait Sezgin’e 12 Eylül 1954 tarihinde gönderdiği mektupta “Hasret” başlıklı şu dizeleriyle yansıtır:
Gece mehtapta sandallar
Enginlerde sevdâlılar
Kahkahalar şen şarkılar
Mavi körfezde yankılar
Kızıl ufuk yeşil bağlar
Bakır suyun durmaz akar
Aramızda ulu dağlar
Ferhat Şirin için ağlar
(Mudanya, 10.09.1954)
Orhaneli’ne sürülen Hasan Lâmi Güray’ın Mudanya’da kalan ailesinin barınmaları için rahmetli dayım Galip Aksel yardımcı olur. Onun izniyle Hasanbey Mahallesi Cami Sokak’ta halen gayri faal durumdaki Aksel Zeytinyağı Fabrikası’nın üst katındaki küçük evi rahmetli babam onların ikametine tahsis eder. Güray ailesi aylarca o iki göz odalı evde barınmaya çalışır.
Mudanya’daki bu zor günlerinde, Hasan Lâmi Güray’ın eşi Seniye teyzem, dönemin Cumhurbaşkanı Celal Bayar’ın eşi Reşide Bayar’a bir mektup yazar. Mektupta Mudanya’daki hali pür melallerini anlatır.
Bu mektup üzerine, Bayar’ın tavassutuyla Hasan Lâmi Güray, 1955 yılında Orhaneli’nden Atatürk Stadı’nın karşısındaki, S.S.K. Hastanesi’ne tayin edilir. Daha sonraki dönemde ise, Bursa Merinos Fabrikası’nda sağlık memuru olarak görevine devam eder.
Güray, Bursa’da geçen yıllarında Türk Sanat Müziği çalışmalarına kızı Lamia ile birlikte yoğun ilgi gösterir. Bursa Musiki Cemiyeti’nde bestekâr Erdinç Çelikkol ile birlikte çalışır. Erdinç Çelikkol, Güray’ın tam 12 şiirini besteler.
Güray, Bursa’da geçen 1955 ila 1970 yılları arasında Bursalı şairler Sedat Ergintuğ, Necip Artan, Kenan Akansu, Şadi Kurtuluş ve Reşat Özpirinççi ile tanşır. Güray, emekli olduktan sonra, 1971 yılında ailesiyle birlikte İstanbul Aksaray’a yerleşir. 16 Kasım 1989 tarihinde İstanbul’da yaşama gözlerini yumar.
Av. Metin Sezgin – Kaynak: gazetea24.com